Kızıl Bayrak'tan...
Kamu emekçilerinin 23 Mayıs günü gerçekleştirdikleri 1 günlük genel grev eyleminin haberlerine gazetemizin bu sayısında genişçe yer verdik. Bu haberlerin yanısıra eylem alanında kamu emekçileri ile yaptığımız röportajlara da yer verdik. Bu tablo 1 günlük eylemin anlamını ve sınırlarını göstermesi bakımından önem taşımaktadır.
23 Mayıs günü KESK, Türkiye Kamu Sen ve Memur Sen'e bağlı sendikaların grev kararı doğrultusunda Türkiye’nin dört bir tarafında alanlara çıkan onbinlerce kamu emekçisi 1 günlük grev yaparak hayatı durdurdu. Alanları çıkan onbinlerce kamu emekçisi sermaye hükümetininin sefelat zammını protesto ederek grevli toplu sözleşme hakkı talep etti.
Sermaye hükümetinin yüzde 3+4’lük sefalet zammı dayatmasını kabul etmeyen kamu emekçileri, grev için güçlü bir ön hazırlık çalışması yapmamalarına rağmen gerçekleştirdikleri 1 günlük uyarı grev ile tepkilerini ortaya koydular. Ortaya çıkan tepkinin düzeyi ve yaygınlığı kamu emekçilerinin gelinen yerde sefalet dayatmalarına artık boyun eğmeyeceklerini göstermesi bakımından anlamlıdır.
Farklı konfederasyonlara bağlı kamu emekçilerinin ortak bir eylemle alanlara çıkarak taleplerini dile getirmesi kamu emekçilerinin mücadele birliği bakımından anlamlıdır ancak yeterli değildir. Zira uzun bir dönemdir farklı konfederasyonlara bağlı kamu emekçilerinin birleşik bir mücadele zemininden yoksun olmaları kamu emekçi hareketinin gerilemesine ve gelinen yerde sefalete mahkum edilmesine yol açmış bulunuyor.
23 Mayıs eylemi bu gidişata bir dur demektir. Ancak bu yeterli değildir. Bir günlük eylemle sınırlandırılmış bir mücadele programının kazanımla çıkması mümkün olamaz. Bir günlük grevin ötesine geçilebildiği koşullarda hem kamu emekçilerinin ortak mücadele birliği sağlanacak hem de tabandan yaratılan bu birliğin zemini üzerinden dayatılan sefalete karşı kazanımlarla çıkmanın yolu açılacaktır.
23 Mayıs eyleminin açtığı yoldan ilerlemek, kamu emekçilerinin beklentilerini bir günlük eylemlere sıkıştırmadan ve kazanıma odaklanmış bir çizgi ilerlemek kamu hareketinin geleceği bakımından tayin edici bir yerde durmaktadır.
23 Mayıs eylemi yolu açmıştır. Gerisi kazanmaya kilitlenmiş bir mücadele programı ve birleşik bir eylem çizgisi ile hareket edilmesine bağlıdır.
|